Kapıda Kalan Kiracım Ebru

merhaba arkadaşlar ben Niyazi, 28
yaşındayım ve bekar hafif gideri olan bir adamım.20 yaşımdayken
aldığım acı haber ile hayatta tek başıma kalmıştım.Annem ve
babam bir trafik kazası geçirmiş ve vefat etmişlerdi.O haberden
sonra yıkılmıştım ve kendime gelemeyince işimden oldum ve
ailemden bana kalan iki katlı bir eve yerleştim.Birikmiş param
ile dört beş ay kadar içerek filan geçirdim.O gün beni kendime
getiren kadınla tanışmıştım…Her zamanki öğleden
sonra üç gibi uyandım ve dolabımdan birayı alarak içmeye
başladım.O sırada bir şeyler atıştırdım ve tam televizyonun
başına geçecekken kapı çaldı.Uzun zamandır gelen giden
olmadığı için meraklanmıştım ve elimde bira şişesi ile
kapıya yöneldim.Kapıyı açtığımda siyah saçlı, ela gözlü,
beyaz tenli, 1.68 boylarında, 61 kilolarında bir kadın görünce
içimden “Ne oluyor amcığına koyayım!” diyerek şaşkın şaşkın
hatuna bakmaya devam ettim.Uzun zamandır dışarı çıkmadığımdan
mı bilmiyorum ama hatunu görünce kalbim hızlandı ve nefes
alırken bile uçuyormuş gibi hissetmeye başladım.Hatunu bir süre
daha süzdükten sonra kendime geldim ve “Buyurun?” dedim.Hatun
ise beni elimde bira şişesi ve yarı çıplak bir şekilde gördüğü
için tedirgin bir şekilde “Ben kiralık ev arıyordum.Sanırım
alt kat boş? Kiralık yazısı görmedim ama bir sorayım dedim.
umarım rahatsızlık vermemişimdir” dedikten sonra ben hafif
kekeledikten sonra “Aslında kiralamayı düşünmüyordum ama
neden olmasın?” diyerek cevap verdim.hatun “Kira olarak ne
kadar düşünürsünüz, çünkü fazla param yok eğer fazla bir
şey söylerseniz zaten karşılayamam ve vaktinizi boşa harcamış
olurum” dedikten sonra “Siz buyurun içeri geçin, konuşalım.
Elbet fiyatta anlaşırız” dedikten sonra uzunca bir sohbet ettik.
hatunun öğretmen olduğunu, dul olduğunu isminin Ebru olduğunu
filan öğrendim ve onunla konuşurken çok heyecanlıydım.Fiyat
konusunda zaten hiç zorlamadım ve aklındaki fiyatı söyledi ona
göre anlaştık…Ebru alttaki daireye taşınalı neredeyse
bir ay kadar olmuştu.O geldikten sonra kendime çeki düzen
vermiştim ve giyimime, kuşamıma dikkat etmeye başlamıştım.
Bira içmeyi azalmıştım ve eskiden hayalini kurduğum iş için
planlar yapmaya başlamıştım.Ebru ise “Sen bekar adamsın, hem
çok ucuza kiraya verdin, bir nevi teşekkür olarak düşünebilirsin”
diyerek bazı geceler beni yemeğe davet ediyor veyahut yemek
getiriyordu.vaziyet böyle olunca yavaş yavaş birbirimizi yakından
tanımaya başlamıştık.Ben ondan zaten hoşlanıyordum ama onun
benden hoşlanıp, hoşlanmadığına emin olamıyordum…İlkokuldan
beri arkadaşlığımızı devam ettirdiğim bir arkadaşım ile
öğlen sözleşerek yemeğe gitmiştim.Biraz gezip sohbet ettikten
sonra akşama doğru eve döndüğümde bahçede masanın kenarındaki
sandalyede oturan Ebru’yu görünce hemen yanına gittim ve “Ebru
iyi misin? neden dışarıdasın?” dedim.Ebru ise ben öyle
telaşlı bir şekilde sorunda gülmeye başladı ve “Sakin ol ya,
iyiyim sadece anahtarımı sanırım evde unuttum ve içeri
giremiyorum” diyerek cevap verdi.Bende “Tüh yedek anahtar yok
bendede, istersen bu gece bende kal?” diyerek sinsi bir soru
sordum.Ebru “Yok sınav kağıtları var onları evde
hemen kontrol etmem lazım yarın sonuçları açıklamam lazım”
diyerek cevap verdikten sonra “Gel camdan girelim o zaman” dedim
ve evin camını biraz zorladıktan sonra açtık.Ebru camdan içeri
girerken mini siyah eteğinin altındaki mavi külotu ister istemez
gösteriyordu ve beni çok fena halde azdırıyordu.Neyse Ebru içeri
girdikten sonra kapıyı açtı ve “O kadar uğraştın gel yemek
ısmarlayayım bari” diyerek beni eve davet etti ve bende hemen
kabul ettim.Sohbet ederek, gülerek, eğlenerek beraber yemek
hazırladık ve ikimizde çok iyi vakit geçirdik.Ebru sınav
kağıtlarını okurken bende yardım etmek istedim ve beraber
kağıtları incelemeye başladık.Kağıtların çoğunu
inceledikten sonra ben Ebru’yu izlemeye başladım ve bir süre
öyle baka kaldım.Ebru söylediklerine karşılık alamayınca
kafası kağıtlardan kaldırarak bana bakmaya başladı.Ben bir
vakit gülümsedikten sonra Ebru “Niye bakıyorsun?” diyerek oda
güldü.Ben daha fazla dayanamadım ve “Çok güzelsin biliyorsun
değil mi?” dedikten sonra “Teşekkür ederim” diyerek cevap
verdi.Ben biraz daha yaklaştım ve gözlerinin önüne düşen
saçlarını kulağının arkasına doğru attıktan sonra
dayanamayarak bir öpücük kondurdum.Ebru bir vakit gözlerimin
içine baktıktan sonra dudağıma yapıştı ve deli gibi öpüşmeye
başladık.hemen basanın başından kalktık ve üzerimizdekileri
çıkartmaya başladık.Ebru krem rengindeki sütyeni ve mavi külotu
ile kalmıştı.Ben ise sadece siyah boxerım ile kalmış ve deli
gibi öpüşerek yatak odasına doğru gidiyorduk.yatak odasına
girdiğimizde Ebru’nun sütyenini çıkardım ve büyük memelerini
bir vakit yaladıktan sonra yatağa doğru uzandırdım.Bende
altımdaki siyah boxerı çıkardıktan sonra üzerine doğru geçtim
ve dudaklarını öperek aşağıya indim.Memelerini yalarken elimi
mavi külotundan içeri sokarak hafif kıllı amcığını parmakladıktan
sonra iyice zevke geldi.Memelerini yalamayı bırakarak aşağıya
doğru indim ve mavi külotunu çıkartarak amcığını bir süre
yaladım.Öyle güzel dil darbeleri atıyordum ki Ebru “OHH!”
diyerek saçlarımı çekiyor ve onu deli ediyordum.Daha fazla
dayanamayarak sertleşen yarağımı yavaş yavaş Ebru’nun kıllı
amcığına sokmaya başladığımda “AHH! OHH! çok büyük
Niyazi” diyerek bas bas bağırıyordu.Ebru sesini yükselttikçe
bende içimde biriken altı aylık abazanlığı yavaş yavaş
sikerek çıkartıyordum.çok geçmeden Ebru boşaldı ve bende
iyice yoruldum.Yatağa doğru uzandıktan sonra Ebru üzerime
geçerek zıplamaya başladı.Yukarı, aşağı yaparken o büyük
memeleri deli gibi oynuyordu ve beni benden alıyordu.Ebru bacakları
titremeye başladığında iyice yavaşladı ve ben tekrar onu altıma
alarak yarağımı, vajinasına sokmaya devam ettim.Hızlandıkça
artan bağırışlar ikimizden cilt bir “OHH!” çekmesi ile sona
erdi ve ikimizde boşaldık.Ebru yanıma doğru uzandıktan sonra
“Bu zamana kadar neredeydim sen?” dedikten sonra ikimizde gülmeye
başladık ve güzel bir aşkın alevlerini yakmış olduk…